İç Mekan Tasarım Prensipleri II – Ritim

İç Mekan Tasarım Prensipleri II – Ritim

İç Mekan Tasarım Prensipleri yazı dizimizin önceki halkasında mekandaki denge algısından bahsetmiştik. Bu yazımızda ise ritim konusuna odaklanacağız.

Ritim, bir hareketin içindeki desen olarak düşünülebilir. Müziği oluşturan çeşitli seslerde ya da bir musluğun devamlı damlayan sesinde duyabilirsiniz. Aynı zamanda gözle de görülebilir; bir kaldırımdaki çizgileri düşünün, ve adımlarınızın o düzenli aralıklara nasıl ayak uydurduğunu. Ritim; tekrar, ardalanma ve devamlılık ile hem doğada hem de çevremize inşa ettiğimiz dünyada görülüp duyulabilen bir algıdır. Ritmi yakalamada kullanılan bu üç metot, iç mekan tasarımlarına da uyarlanabilir ve düzeni sağlama, ilgi çekme, odak oluşturma ve gözü mekanda yönlendirme konularında etkili bir element haline getirilebilir.

Tekrar

Tekrar, ritim elde etmenin en basit yoludur ve tasarım elementlerinin (çizgi, renk, doku ve örüntü, ışık, ölçek ve orantı) herhangi birini ya da tasarım konseptini düzenli bir şekilde tekrarlayarak ulaşılabilir.

Ardalanma

Ardalanma, düzenli bir desende iki ya da daha fazla öğeyi değiştirerek ritim oluşturmak için kullanılır. Kullanılan kalıp ABCABC veya ABBABB gibi akla gelebilecek türlü kombinasyonlarda olabilir anca önemli olan bunların hep aynı sırayla tekrarlanmasıdır.

Devamlılık

Ritim devamlılık ile de sağlanabilir. Renk geçişleri ya da küçük boyutlarda başlayan ve belirli bir düzende büyüyerek ilerleyen bir obje, ritmin bu türüne örnek olarak verilebilir.

İç mekan tasarımında ritim, bir mekanda hareket oluşturmaya yardımcı olan tasarım öğelerinin tekrarlanmasıdır. Bu tasarım prensibi, orada olduğunu bilinçli olarak fark etmediğiniz durumlarda bile gözününü büyük bir incelikle fakat cesur ifadelerle uyararak uygulanabilir.

Tasarım prensipleri yazı serimizin bir sonraki halkasında “vurgu”dan bahsedeceğiz. Blogumuzu kontrol etmeyi unutmayın!

No Comments

Post A Comment